BJK'nın küresel marka planı Eylül'de Turkishtime'da
Fikret Orman, Beşiktaş Kulübü iflasın eşiğindeyken 25 Mart 2012’de yönetimi devraldı. Başkanlık koltuğuna oturduğunda kulübün 80 milyon dolar gelirine karşın 140 milyon dolar gideri vardı. Tüm bunlara ek olarak UEFA’da tam 142 tane de şikayet dosyası bulunuyordu. Orman, 2012’de başkanlığa seçildikten sonra “çöküşün içindeyiz” demişti. Aradan 5 yıl geçti. Hikaye tamamen değişti. 2016 yılının sonunda siyah beyazlılar bir önceki sezona göre yüzde 31 oranında gelir artışı sağladı. Art arda kazanılan sportif galibiyetler, şampiyonluklar, yeni stat ve çok daha fazlası... Ekonomik olarak büyük bir buhrandan kurtulan Beşiktaş bununla yetinmeyecek gibi gözüküyor. Fikret Orman, Chelsea ve Beşiktaş’ı karşılaştırırken, iki kulübün, UEFA bölgesinin en büyük şehirlerinin mahalle takımları olduğuna dikkat çekiyor. Orman’a göre ikisi de kendi liglerinde çok başarılı olduktan sonra küresel çıkış arıyor. Orman, İngiliz gazetesi The Guardian’a “Nihai olarak amacımız Beşiktaş’ı küresel bir marka yapmak" diyor ve hedefin 100 milyon taraftarın olduğunu söylüyor. Fikret Orman bunu nasıl yapacak? Turkishtime'a anlattı.
The Guardian’a verdiğiniz röportajda Chelsea’nin Beşiktaş Ortaköy gibi bir yer olduğunu ama 300 milyon taraftarının olduğunu vurgulayarak Beşiktaş’ın da bunu başarabileceğini söylediniz. Yönetiminizde Beşiktaş bu alanda neler yaptı? Küresel bir marka olmak için ne gibi çalışmalarınız var? Beşiktaş nasıl global bir marka olacak, markayı nasıl güçlendireceksiniz?
Beşiktaş’ı global bir marka haline getirme hedefimiz doğrultusunda bu yıl çok önemli bir adım attık ve Çin’e gittik. Globalleşme projemize Çin’de start verdik ve bu noktadan da hızla devam edeceğiz. Tüm dünyadan 100 milyon taraftara sahip olmak istiyoruz. Uzak Doğu pazarında attığımız bu adımların hedefimiz doğrultusunda ciddi katkı sağlayacağını düşünüyorum. Çin’in yanı sıra, ilerleyen dönemlerde plan doğrultusunda farklı Uzakdoğu, Türki Cumhuriyetler, Orta Doğu ve Amerika’ya da ziyaretlerimiz olacak. Avrupa’da gelecek başarılar da globalleşme projemiz için çok önemli tabi ki. Şampiyonlar Ligi’nde geçtiğimiz yıl üst tura çıkmanın eşiğinden döndük ve UEFA Avrupa Ligi’nde çeyrek finale kadar ilerledik. Bu sezon da ilk hedefimiz Şampiyonlar Ligi’nde gruptan çıkarak, üst turlarda gidebildiğimiz yere kadar gitmek. Beşiktaş camiası Avrupa’da başarıyı hak ediyor. Stat olarak, takım olarak, teknik idare olarak taraftarlarımızı mutlu edecek bir düzeyde isek, bugünler her gün yolumuza yeni başarılı bir adımla devam edebildiğimiz içindir. Tabii ki Avrupa’da da zirveyi istiyoruz. Bu yolda da çalışmaya ve her gün yepyeni bir adım atmaya devam edeceğiz.
Chelsea 2016-2017 sezonunda 497 milyon euro gelir elde etti. Beşiktaş’ın bu seviyeye kısa vadede ulaşması mümkün mü? Bunun için ne yapmayı planlıyorsunuz?
Mali disiplin hem büyüme hem de dünya kulübü olmanın en önemli şartıdır. Biz de ilk günden itibaren bu bilinçle hareket ediyoruz. Gösterdiğimiz çabanın ve emeklerin meyvelerini toplamaya başladığımızı görmek büyük mutluluk. Mayıs 2017 faaliyet dönemi sonu itibariyle 583 milyon TL gelir ve 146 milyon TL brüt satış kârı elde ederken, 4.7 milyon TL net dönem kârına ulaştık. Beşiktaş’a yatırım yapan herkesin ortağımız olduğu bilincindeyiz ve onları mutlu etmek de bizim görevlerimizden biri. Hedeflerimiz doğrultusunda ilerlerken bu vesileyle benimle birlikte aynı özveriyle çalışan bütün yönetim kurulu üyesi arkadaşlarıma, profesyonel kadromuza ve büyük Beşiktaş taraftarına çok teşekkür ediyorum.
Başarı formülünüzü birkaç cümleyle özetler misiniz? Sporda başarı için uyulması gereken ilkeler neler?
Ben her zaman içimdeki Beşiktaşlılık aşkı ve duruşuyla hareket etmeye gayret ediyorum. Beşiktaş sevgisini kalbinde taşıyan milyonlarca insanın güvenine ve sevgisine layık olabilmek için ekibimle birlikte çok çalışıyorum. Sporda başarı da sağlam temeller kurmak için çok çalışmaktan, sadece bugüne değil geleceğe yatırım yapmaktan, dikkatli davranmaktan, planlama yaparak doğru adımlar atmaktan geçiyor.
BJK'nın küresel marka planı incelemesi, Fikret Orman röportajı ve uzman görüşleri Turkishtime Eylül sayısında...