BOĞAZİÇİ'NİN TAHTI NEDEN YIKILAMIYOR?

Çok iyi eğitim veren vakıf üniversitelerinin varlığına rağmen üst düzey yönetici atamalarında Boğaziçi Üniversitesi mezunlarının ağırlığı sürüyor. Neden?

Haber: Candeğer Muradoğlu

candegermuradoglu@turkishtimedergi.com

Bloomberg Dergisi geleneksel ‘Lisansüstü İş Yönetimi (MBA) Okulları Araştırması’nın bu yıl ki sonuçları açıklandı. Yıllardır dünyanın bir numaralı yöneticilerini yetiştiren okulu olarak bilinen Harvard Business School. Okul, 1988'den bu yana ilk defa altı sıra birden gerileyerek ilk beş içine giremedi. Bu düşüş bir anlamda Harvard efsanesinin çöküşünü resmileştirse de yeni yıldız yarattı. Silikon Vadisi’nin efsaneleşen okulu Stanford, Harvard'ın önüne geçti.

BANKA GENEL MÜDÜRLERİ HANGİ ÜNİVERSİTEDEN?

Vodafone'un en tepesi Boğaziçili'lere emanet

Dünya üniversitelerinde yaşanan bu değişim ve dönüşüm, Türkiye'deki üniversitelerde henüz görülmeye başlanmadığı söylenebilir. Lisans eğitimini  Boğaziçi Üniversitesi'nde yapmış isimlere, yerli yabancı şirketlerde hemen hemen her sektörün tepe noktasında rastlamak mümkün.  Hatta tesadüf müdür bilinmez ama dünyanın önde gelen GSM şirketlerinden Vodafone'nun Türkiye operasyonunda son 4 sene içinde yapılan üst düzey atamaları incelendiğinde Boğaziçi Üniversitesi'nden mezun yöneticiler dikkat çekiyor. Yaptığımız 50 kişilik atama listesine göre Türkiye’de 35-55 yaş bandındaki yöneticilere bakıldığında son dönemlerde gerçekleştirilen üst düzey yönetici atamalarında Boğaziçi Üniversitesi'nden mezunların ağırlığı  da bu tezi doğrular nitelikte...  Bu yöneticilerin yüzde 48'i bu okuldan mezun... Sözün özü akademi ve iş dünyasında en çok tercih edilen Boğaziçi Üniversitesi'nin tahtı hala sarsılamıyor.

İki nedeni var!

Peppers and Rogers Türkiye Genel Müdürü  Selim Üçer'e göre, Boğaziçi Üniversitesi'nin iş dünyasında yetiştirdiği başarılı yönetici sayısının yüksek olması temel olarak iki sebepten kaynaklanıyor. Birinci neden  sınavda yüksek başarılı öğrencilerin çoğunlukla tercih ettiği bir üniversite olduğu için mezunları da gerek başarma arzusu, gerekse öğrenme yeteneği yüksek profilde kişilerden oluştuğunu söylüyor ve bu profiller iş hayatında da benzer şekilde daha başarılı olduğunu dile getiriyor. İkinci nedeni ise üniversite içerisinde verilen eğitim bilimsel bilgiden çok problem çözme, analitik düşünce ve çözümü doğru sunma - iletişim gibi yetkinliklere de odaklanıyor olmaları... Üçer, benzer kalitede eğitim veren başka devlet ve vakıf üniversiteleri bulunduğunu ve iş hayatında çok başarılı mezunları olan üniversiteler olduğuna da dikkat çekerek, “Ancak muhtemelen Boğaziçi kültürünün çok uzun bir geçmişe dayanması ve mezun sayısının fazlalığından bir süre daha Boğaziçi ismini daha fazla duymaya devam edeceğiz” diyor.

SON YILLARDAKİ YÖNETİCİ ATAMALARI

Donanım, motivasyon ve özgüven...

“Boğaziçi Üniversitesi  ülkenin en başarılı genç insanlarını yetkin ve değerli akademisyenlerle buluşturmasıyla dikkat çekiyor” diyen Boğaziçi Üniversitesi İktisadi ve İdari Bilimler Fakültesi Dekanı  Prof. Dr. Ayşegül Toker Boğaziçi mezunlarının şirketlerde tepe yönetici ve lider pozisyonlarında olmasının en önemli nedeni böyle açıklıyor. Toker, Boğaziçi Üniversitesi'nden mezunların diğer üniversite mezunlarından farklı kılan üç temel bileşen olduğunu söylüyor ve sözlerine şöyle devam ediyor. “Mezunlarımız değişimi gerçekleştirmek için gereken donanım, motivasyon ve öz güvene sahip. Bu üçlü de onları bulundukları her kurumda en tepe noktalara taşıyor. Öğrencilerin öğrenmeyi, değiştirebileceklerini, değişime yön verebileceklerini ve değişimi yönetebileceklerini öğreniyor. ”

Vakıf üniversiteleri henüz çok genç

Ortaya çıkan tabloda özellikle Boğaziçi'nin yoğunlukta olduğu görülse de listede vakıf üniversitesi çıkışlı yöneticiler de varlık gösteriyor. Yeni dönem iş dünyasında vakıf üniversitelerinden mezun kişilerde dikkat çekmiyor değil. İş dünyası ile iç içe yapıları ile dikkat çeken vakıf üniversiteleri, geleceğin yöneticilerini yetiştirmek konusunda harekete geçmiş durumda. 21. yüzyılın iş yaşamına liderlik edecek yöneticiler yetiştirmeyi amaç edinen Koç Üniversitesi'nin  İşletme Bölümü Dekanı Ali Çarkoğlu, Türkiye'de kurulan vakıf üniversitelerinin henüz çok 'genç' olduğunu söylüyor. Koç Üniversitesi mezunlarının son 10 yıl içinde iş dünyasına girdiğini söyleyerek, “Bu yöneticilerin en tepedeki 50 atama arasında olmalarını beklemek doğru olmaz. Bu da iş dünyası dinamikleri içerisinde beklenilen bir durumdur. Yarışın gerisinde kalmak söz konusu değil yani. Biz hem genç bir kurumuz hem mezun sayılarımız çok değil. Böyle olunca da gözlenen sonuçlar şaşırtıcı değil” diye konuşuyor.

GÖRÜŞ 

BÜMED Yönetim Kurulu Başkanı

Hakan Zihnioğlu

“Üniversite seçme sınavları aşamasından itibaren, en rekabetçi ve başarılı öğrencileri bünyesinde toplayan Boğaziçi Üniversitesi, eğitim hayatı boyunca kazandırdığı akademik altyapının yanında, sunmuş olduğu zengin kampüs yaşantısı, sosyal çeşitliliği, özgürlükçü atmosferi ile öğrencilerinin birey olarak da gelişimine büyük katkılar sağlıyor. Mezunların mentorluk ( ablalık ve abilik sistemi) yaptıkları birçok öğrenciye kampüs ve iş tecrübelerini aktarmaları sonucu hayata hazır bireylerin yetişmesi mümkün oluyor. Seçilme aşamasından mezuniyet aşamasına kadar geçen bu süreç, Boğaziçi Üniversitesi bünyesinden çok fazla lider çıkmasına imkan veriliyor.”