AR-GE 250


Çimentoda hedef Afrika ve Amerika pazarı

Barış Soydan

 

Türkiye Çimento Müstahsilleri Birliği(TÇMB)’nin 58. Olağan Genel Kurulu’nda yeniden Başkan seçilen M. Şefik Tüzün çimento sektörü için 2016 yılı öngörülerini ve 2015 yılı çimento sektörü değerlendirmesini açıkladı.

İnşaat sektöründe önemli bir yer alan, madencilik ve imalat sanayilerine de katkı vererek 105’inci yılını geride bırakan Türkiye çimento sektörünün; 2015 yılındaki seçim ortamı ve yarattığı belirsizlikler nedeniyle olumsuz etkilendiğini belirten M. Şefik Tüzün “2015 Kasım ayına kadar devam eden bu süreçte en olumlu gelişme petrol fiyatlarındaki düşüş oldu. Bütün belirsizliklere rağmen Türkiye’nin 2015 yılını %3,5 civarında bir büyüme ile kapatmasını önemsemek gerekir. Çimento sektörü olarak, 2015 yılının ilk 11 ayında 59,5 milyon ton çimento üretilmiş, üretilen çimentonun yaklaşık %10,2’si ihraç edilmiştir. Mart ayında kesinleşecek rakamlara göre, sektörün 2015 yılını iç satışlarda % 1 büyüme ve 65 milyon ton ile kapatacağını öngörüyoruz. 2015 yılsonu rakamları olarak Türkiye’nin çimento ihracatı 7,8 milyon ton, çimento ve klinker toplam ihracatı ise 10,7 milyon ton civarında gerçekleşecektir diye öngörüyoruz.
Çimento fabrikalarının sanayi sektöründe Türkiye’nin ikinci büyük enerji tüketicisi olduğunu vurgulayan M. Şefik Tüzün; “Gerek sürdürülebilirlik gerekse ulusal enerji tüketiminin azaltılması ve ulusal çevre politikaları yönünden, sektörümüz 2015 yılında da enerji verimliliği ilkesini ön planda tutmuştur. Bu anlayışımız 2016 yılında da aynı şekilde devam edecektir.” dedi.
2016 yılı için daha olumlu beklentileri olduğunu belirten M. Şefik Tüzün; “Halihazırda devam eden mega projelere ilave olarak yeni başlayacak konut ve altyapı projeleri, kentsel dönüşüm projeleri, yabancı yatırımcıların devam eden ilgisi ile birlikte 2016 yılı çimento ve inşaat sektörü için de 2015’e göre daha hareketli ve sınırlı da olsa büyüyen bir yıl olacaktır. Bu veriler ışığında sektörün, ülkenin ekonomik büyüme tahminine paralel olarak yüzde 3 civarında büyüyeceğini, iç pazarda yaklaşık 67 milyon ton çimento satışı gerçekleşeceğini, toplam 11 milyon ton civarında çimento ve klinkerin ise ihraç edileceğini öngörüyoruz.

Global anlamda jeopolitik risklerin artması, FED faiz artışı uygulama temposu, Çin’in büyümesindeki yavaşlama, Avrupa’da ECB kararları, komşu bölgelerde devam eden karmaşa ve savaş gerçeği, Türkiye ile Rusya arasında yaşanan gerilim ve petrol fiyatlarındaki gelişmeler, 2016 yılının performansında belirleyici rol oynayacaktır. Dünya çimento talebinde 2020’ye kadar yıllık ortalama %2,4 oranında düşüş beklenmektedir. Talepteki bu düşüşün sebebi sadece Çin’deki talebin azalması değil aynı zamanda dünya üzerindeki çeşitli bölgelerdeki makroekonomik ve jeopolitik faktörlerdir. Gelecek yıllarda ihracatımızda Afrika ve Amerika pazarının payının artacağını buna karşılık Avrupa pazarının payının daha da düşeceğini tahmin ediyoruz. İhracat potansiyeli olan pazarlara yakınlık, hammadde yeterliliği, yüksek ürün kalitesi, nitelikli işgücü ve modern teknolojilerin yeterli ve etkin bir şekilde kullanılması gibi güçlü yönlerimiz bize ihracat yarışında avantaj sağlamaya devam edecektir” dedi.
Gelişmiş ülkelerde uzun yıllardır kullanımda olan beton yolların; Türkiye çimento sektörü için önemli ve gelişim alanlarından biri olduğunu vurgulayan M. Şefik Tüzün; “Yıllardır belediyeler, il özel idarelerinin ferdi uygulamaları ve Türkiye Çimento Müstahsilleri Birliği’nin örnek uygulamaları ile bugüne kadar gelen beton yollar; yapım maliyeti diğer alternatifleri ile kıyaslandığında aynı seviyede olan ancak çok daha uzun süre ile iklim ve çevre koşullarına dayanıklı, bakım maliyetleri çok düşük bir uygulamadır ve yakın zamanda Türkiye genelinde yaygın bir şekilde yerini alacaktır, almalıdır diye düşünüyoruz.” dedi.