AR-GE 250


Hazırlanan yeni maden yasası madenciliği zorlaştıracak

Zehra Tike

İstanbul Maden İhracatçıları Birliği Yönetim Kurulu Başkanı Ali Kahyaoğlu, yeni yasanın sektörün yapılanmasında olumlu gelişmeler getirmekle birlikte Türkiye ‘de madencilik yapmayı çok zorlaştıracağını söyledi.

Artık Türkiye’de madencilerin insan hayatına, iş güvenliğine ve çevreye daha fazla özen göstereceklerine değinen Ali Kahyaoğlu, “Yeni yasayla birlikte çok ağır yaptırımlar geliyor. O kadar ağır ki; profesyonellik gerektirecek. Bunu başaramayan, amatörce bu işi yapanlar ne yazık ki bir süre sonra piyasadan silinecekler. Çünkü alınan tedbirler onları zorlayacak. Kimi bu şartları yerine getirmeyi başaramadığı için, kimileri de maddi gücü yetmediği için bu işi bırakacaklar” dedi.

Yavaş yavaş alışma dönemi bitti

Soma ve Ermenek kazalarından sonra Türkiye’de madencilik sektörü açısından yeni ve zorlu bir dönemin başladığına işaret eden İMİB Başkanı Ali Kahyaoğlu, “Yasanın çıkmasıyla birlikte getirilecek uygulamalar, kazaların yarattığı duygu haliyle hızlı bir şekilde hayata geçirilecek. Artık geçiş süreci ve yavaş yavaş uyma dönemi bitti. Hızlı bir şekilde ve tamamen uymak zorundayız. Yani artık cebinde 20-30 bin doları olan ocakçılık yapamayacak. Eskiden yapıyorlardı. Bir kompresör, bir tabanca alan ocak açıyordu. Bundan böyle firma sağlam değilse, bütçesi sağlam değilse nasıl becerecek bu işi? O nedenle sektörde artık güçlü olan ayakta kalacak, güçlü olamayanlar bu işi bırakmak zorunda kalacaklar” diye konuştu.

Tasarı para cezaları ile dolu

Çıkması beklenen Madencilik Yasası’nın kazaların hemen ardından aceleye getirildiğine değinen Ali Kahyaoğlu, tasarının ilk halinde, hiçbir önlemin yer almadığını, sadece para cezalarının yükseltildiğini bildirdi. Dönemin Başbakanı Recep Tayyip Erdoğan tarafından geri çevrilen tasarının düzenlenmiş halinde de eksiklikler olduğunu vurgulayan Kahyaoğlu sözlerini şöyle sürdürdü:

Biz isterdik ki tasarıda önlemlere de yer verilsin. Para cezalarını artırmakla bu sorun çözülmez. Adam parayı verir yine bildiğini okur. Hiç madene inmemiş, yerin 400 metre altında çalışan insanın ruh halini bilmeyen insanların masa başında hazırladıkları tasarı ile sektör düzenlenemez. Tüm kesimlerin katılımcı olması gerekir. Yer altında çok zor şartlarda çalışan işçilerin görüşü alınmalı. Maden mühendislerinin firma sahiplerinin görüşü alınmalı. Dünya üzerinde ülkeler bu işi nasıl yapıyorlar iyice araştırılmalı. Parasal yaptırımlar mutlaka olmalı ancak eğitim de olmalı. İşçisi, mühendisi, firma sahibi eğitimli olmazsa bu üzücü kazaları yaşamaya devam ederiz. İnsan hayatı çok önemli. Eğer bu kavramdan yola çıkarsanız o zaman alacağınız tedbirler de ona göre daha etkin olacaktır.

Madencilik 5-6 başlıkta ayrılmalı

İMİB başkanı Ali Kahyaoğlu, yeni yasa tasarısının bir eksikliğinin de tüm madenleri bir başlık altında toplayarak hazırlanması olduğunu söyledi. Yer altı madenciliğin sadece kömürden ibaret olmadığına değinen Kahyaoğlu, “Mesela krom var. Kömür ve kromun çalışma şartları aynı değil. Kömür için gerekli yaşam odaları krom için gerekmeyebilir. Belki ona başka önlem alınmalıdır. O zaman iyice araştırarak, kömür için şunlar, krom için şunlar, doğaltaş için şunlar yapılmalı gibi maddelendirilmelidir. Ayrıca bir de açık madencilik var. Kapalı kömür madenindeki hiçbir risk açık madende geçerli değil. Mermer ocaklarında ise hiç değil. Bunlar sınıflandırılmalı. Hepsi bir potada karıştırılarak bazılarına haksızlık yapılmamalı. Konuya hakim insanların, uygulayanların da görüşünü alarak bu işi yazması-çizmesi gerekiyor. Bu iş dünyada nasıl yapılıyor. Hükümetler sektöre nasıl yaklaşıyor bunlar da araştırılmalı. Gelecekte bu sektörde dünyanın en önemli ülkesi olacak zengin maden kaynaklarına sahip olan Türkiye’nin çok iyi hazırlanmış bir yasa ile çalışması, iyi denetlenmesi, yaptırımların da ona göre uygulanması gerekir. Üretim planını iyi yapmadan, sektörü doğru ve verimli üretmeye yöneltecek vergisel düzenlemeleri getirmeden, hepsinden önemlisi insan hayatına önem veren, çevreye, doğaya saygılı üretim yapan firmaları destekleyen, yapmayanları cezalandıran bir sisteme ihtiyaç var. Bunlar olursa, madencilik sektörü hak ettiği değeri bulursa, ileriki yılarda cari açığın kapatılmasında lider rol üstlenir. Ülkemiz zenginleşir, mutluluk artar, her yıl acı kayıplar yaşamayız. Bizim yeni yasadan beklediklerimiz bunlardır”

2014 yılında maden ihracatı kan kaybetti

Sektörün ihracatının 2014 yılı içinde bir iki ay hariç sürekli gerileme gösterdiğini belirten Ali Kahyaoğlu, yılı ortalama yüzde 5 – 6 düşüşle kapatmayı beklediklerini açıkladı. 2013 yılında 5 milyar 41 milyon dolarlık maden ihracatı yapıldığına değinen Kahyaoğlu, “İlk 11 ayı değerlendirdiğimizde ise Çin'de biraz düşüş yakalasak da Amerika'daki artışla bunu kapatıyoruz. Fakat 2015 yılında beklentimiz daha fazla. 6 milyar dolar civarında bir ihracat hedefliyoruz. 2023'e kadar madende yükselmeyi ve gelecek 100 yılda da dünyada konuşulur maden zengini bir ülke olmayı hedefliyoruz" diye konuştu.