ŞİMDİ “HOMEPRENEUR” OLMAK TREND

Patronlardan ve hiyerarşiden bağımsız, ‘beyaz yakalı’ olma hedeflerinden ve kalabalık ofislerden uzak, kişinin motivasyonunu kendisinin belirlediği bir programla profesyonel hayatta yer almak, teknolojinin hızla geliştiği çağımızda özellikle Y kuşağından birçok kişinin hayali. Üstelik bu hayali gerçekleştirmek eskisi kadar zor değil. Türkiye’de henüz görünürlükleri çok fazla olmadığından dikkatlerden kaçan ev tabanlı girişimciler, bir diğer adıyla homepreneur’lerin sayısı dünya çapında ama özellikle de ABD'de gittikçe artıyor. Büyük şirketlerin bile online sistemlerle uzaktan yönetilme deneyimlerini benimsediği şu günlerde daha küçük işleri evden idare etmek gayet mümkün görünüyor. Homepreneur'ler yani ev tabanlı girişimciler, tamamıyla evden yürüttükleri işleriyle ofis giderlerini sıfırlıyorlar. Bu sistemin yükselen teknolojik trendler sayesinde ilerlediği söylememiz gerekir. Örneğin 1980'lerde telekomünikasyonun gelişiminin ve 1990'lı yıllarda da internetin kitlesel iletişimde yaygınlaşmasının ev tabanlı girişimciliğin yükselişindeki etkisi azımsanamaz. Günümüzde ise cloud depolama sistemleri, her daim çevrimiçi olmayı sağlayan tabletler ve akıllı telefonlar işleri çok kolaylaştırıyor.

Sayıları hızla artıyor
Homepreneurs ile ilgili şimdiye dek en kapsamlı araştırma, 2010'da Emergent Research tarafından, Amerikan Hükümeti İstatistik Kurumu'nun verileri üzerinden 1500 şirket ile gerçekleştirildi. “Küçük Ölçekli İşletmelerin Başarı Endeksi” ve “Küçük İşletmelerde Yönetim” isimli bu anketlerin sonuçlarına göre, ev tabanlı işletmeler sadece başarılı bir biçimde yönetilmiyor, sunduğu iş fırsatları ve yüksek kazançlarıyla ekonomiye de büyük katkı sağlıyor. Yine Amerika'daki özel sektör çalışanlarının 10'da birini ev tabanlı girişimciler oluşturuyor. Bu sayı toplamda ise 13 milyon kişiye tekabül ediyor ve yüzde 69'unu erkek girişimciler oluşturuyor. Ev tabanlı girişimcilerin sayısının önümüzdeki yıllarda artacağını öngören araştırmaya göre bu artışın sebebi teknolojik avantajların da artacak olması ve kadınlara veya bağımsız olmak ve kendi işini yapmak isteyen Y kuşağına yönelik sosyal ve ekonomik trendlerin yükselişte olması. Ev tabanlı işlere yönelenlerin yaş ortalamalarına bakıldığında yüzde 57 ile 30-50 yaş arasındaki girişimcilerin hakim olduğu görülüyor. Bu girişimcilerin sadece yüzde 6'sını 35 yaş altı kesim oluşturuyor. Eğitim durumlarına bakıldığında ise ev tabanlı girişimcilik faaliyetlerinde bulunan üniversite mezunlarının oranı yüzde 46.

Yaşam biçimi mi yoksa basamak mı?
ABD'de hızla gelişen bir alan olmasına rağmen 'homepreneur' kavramı yanlış anlaşılmamalı. Evden çalışmak, ya özel sektörde başarısızlığa uğramış kişilere ya da bebek bakmak zorunda olan ve evden çıkamayan annelere özgü şeklinde bir genel algı söz konusu. Elbette bazı işler hobi amaçlı yapılabiliyor ancak ABD'deki bu tip bireysel girişimcilerin büyük çoğunluğu ciddi başarılar yakalamış durumda. Öte yandan evden çalışan bir bireysel girişimci eğer büyümekten yanaysa en azından bir çalışma arkadaşı ediniyor, bu grup ise ABD'deki toplam işgücünün yüzde 30'unu oluşturuyor.
Homepreneur'ler iki gruba ayrılıyor: Birincisi işe başlarken büyük efor sarf etmek, büyük riskler almak istemeyen ancak geliştikçe daha fazla çalışan ile ofis düzenine geçmeyi hedefleyenler. Onlar bu sistemi basamak olarak kullanıyor. RMIT Üniversitesi'nden Kosmas Smyrnios, gelişmekte olan şirketlere baktığında yarısından fazlasını öncelikle evden iş yapmaya başlayarak büyüyenlerin oluşturduğunu söylüyor. İkinci ve esas grup ise işlerini yaşam stillerine adapte etmek isteyenler. Bunlar evden de olsa sanılanın aksine çok fazla çalışıyorlar, eleman çalıştırıyorlar ve başarıyı hedefliyorlar ancak yaşam biçimleri de çok önemli ve işlerini hayatlarının çevresinde oluşturuyorlar.

BAŞARILI BİR HOMEPRENEUR'ÜN 6 ÖZELLİĞİ
* Bireysel girişimcilerin çoğu erkek. Birçok kişi bu işleri kadınların yaptığını düşünse de araştırmalar gösteriyor ki, bu sektörde faaliyet gösterenlerin sadece yüzde 17'si kadın. Finans uzmanları, avukatlar, muhasebeciler, IT elemanları ise bu kalabalık girişimci grubunun çoğunluğunu oluşturuyor.
* Evden çalışan kişilerin mesai saatleri daha uzun oluyor. Haftada ortalama 35 saat çalışıyorlar.
* Teknolojiyi çok iyi takip ediyorlar. Tüm işlerini evden yürüten ev tabanlı girişimciler, bilgisayar sistemlerine ve online ağlarına herhangi bir aksaklıkla karşılaşmamak için çok önem veriyor ve en büyük yatırımı bu alanda yapıyor.
* Ev tabanlı, bireysel girişimciler oldukça sosyal, çünkü işlerinde başarılı olmak için iyi ve sağlam bir iletişim ağına ihtiyaç duyuyorlar.
* Para hesabı konusunda başarılılar. Evden çalıştıkları için giderleri az ancak işlerini hızlandıracak her türlü teknolojik yeniliğe para harcamaktan kaçınmıyorlar.
* Ev tabanlı, bireysel girişimciler, büyük risklere karşı hazırlıklılar. Ya tek başına ya da çok az sayıda çalışanla bir şirketin tüm işlerini yürüten girişimcilerin, hem her konudan anlaması hem de risk faktörünü doğru gözeterek hızlı kararlar almayı becerebilmesi gerekiyor.
YA MÜŞTERİLER OFİS İSTERSE?
38 yaşındaki Stephen Labuda, www.agency3.com sitesi üzerinden yürüttüğü Agency3'ün kurucusu ve yöneticisi. Labuda, web tasarım firması olan Agency3'ü Boston'daki evinden yönetiyor. Labuda'nın Deutsche Bank'ta tam zamanlı olarak programlama alanında çalışırken ek iş olarak girdiği ve ancak üç yıl sonra tam zamanlı olarak zaman ayırabildiği web sitesi programcılığı işi Agency3, şimdi milyonlarca dolar  kâr yapıyor ve Labuda'nın hala bir ofisi yok. Stephen Labuda, işini kurduğu ilk zamanlarda işlerini yürütebileceği bir ofisi olması gerektiğini düşündüğünü anlatıyor. Ancak Labuda'nın fikri zamanla değişti. Müşterileriyle ya onların ofislerinde ya da kafelerde buluştu. Eğer ihtiyacı olursa da saatlik olarak kiraladığı konferans odalarına ve ofislere başvurdu.

“Homeoffice kavramından farklı”
Serdar Lale - SRL Danışmanlık
Ev tabanlı bireysel girişimciler, kendi kendine bir şeyleri başlatabilen insanlardır. Bağımsızlığın ve kendi zamanını kendi kontrol etme arzusunun öne çıktığını düşünüyorum. Ayrıca belirli bir konudaki yeteneklerini ya da meraklarını keşfetmiş olmaları gerekiyor ki üzerine bir şeyler inşa edebilsinler. Diğer bir konu teknik uzmanlıkları olabilir. Eğitimlerinden ya da daha önceki iş deneyiminden gelen bir teknik uzmanlık olabilir. Büyük çoğunluğu, yalnız çalıştığı için buna uyum gösterebilmek de öne çıkıyor. Tüm bunların dışında planlama yapmak, müşteri ihtiyaçlarını iyi kavramak ve hizmet mükemmelliği gibi konuların da onlar için önemli olduğunu düşünüyorum. Türkiye’de ev tabanlı, bireysel girişimcilik yükseliyor. Daha da yükselme potansiyeli olduğunu düşünüyorum. Buna destek olan da birden fazla faktör var. Çalışan insanlar için öncelikler değişmeye başladı. Daha önceleri iş hayatının çok önemli bir parçasıyken giderek bu önem azalıyor. İş hayatı ve özel hayat dengesi daha önemli olmaya başladı. Ayrıca özellikle kadınların, varsa çocuklarıyla daha fazla vakit geçirmek gibi bir eğilimi olduğunu görüyorum. Bu da gıda, teknoloji, giyim ve takı tasarımı gibi konulara yönelmelerine sebep oluyor. Bir de internet, uzaktan çalışma için çok fazla fırsat sunuyor. Web tasarımı, yazılımla ilgili işler, sadece bilgisayarla yapılabilen, tasarım vs. gibi her türlü iş evden yapılabilir hale geliyor. Son olarak da ülkemizde şirketlerin verimliliği önemli bir konu olduğu için, bazı işlerini sabit maliyet yaratmadan dışarıdan hizmet alarak halletme yoluna gidiyorlar.