VERİ ÇAĞI FIRSATLARI

Hiç şüphe yok ki, içinden geçtiğimiz çağ “veri çağı”. Teknolojinin geldiği boyut evrende artık hiçbir bilginin kaybolmasına izin vermezken, tam tersine yeni dünyada ekonomiden günlük yaşama yansıyan pek çok uygulama ve içerik artık “veri” üzerinden şekilleniyor, anlam kazanıyor ya da görünür oluyor. Her saniye gerek kişisel gerekse de kurumsal anlamda milyarlarca veri bir yerlerde toplanıp depolanırken öte yandan bu veriler, akıllı telefonumuzda hareketli bir infografik, sosyal platformlarda bir video ya da iş toplantılarında stratejik sunum ya da hayatımızı kolaylaştıran yepyeni iş modelinin temeli olan yazılımlar olarak karşımıza çıkıyor.
Hal böyle olunca, “veri çağı” kendine has yeni iş modellerinin ve iş fırsatlarının kapılarını aralıyor. Donanım, depolama, içerik oluşturma, görselleştirme ve yazılım gibi... Veri'nin dokunduğu her alan günümüzde yeni fırsatlara gebe.
Gelecekhane Düşünce Kuruluşu'nun Kurucusu Halil Aksu, Peter Sondergaard'ın “Bilgi 21. yüzyılın petrolü olacaktır” sözünden hareketle, “İnsanoğlu nasıl bir zamanlar petrolü keşfetti ve petrolden devasa bir endüstri yarattıysa bu çağa adını veren 'veri' de tıpkı petrol gibi kendi endüstrisini yaratacak” diyor.

İş fırsatı: Veri Uzmanlığı Veri Bilimcisi
Günümüzde verinin kullanılması ve kullandırılmasına dair en büyük engelin uzman açığı olduğuna dikkat çeken Halil Aksu şunları söylüyor: “Gartner'ın 2012 yılında yaptığı araştırmaya göre tüm dünyada 2016 yılına kadar veriyi analiz edecek, işleyecek, yazılım ya da teknoloji tabanlı görsel içeriklerle zenginleştirecek 4.4 milyon uzmana ihtiyaç olacak. Ancak, niteliklere uygun kişilerin yetişmesi zaman alacağı için yaklaşık 2.2 milyon kişilik uzman açığı olacağı öngörülüyor. Verinin önemini kavrayan pek çok özel şirket ve üniversite, bu konuda proje üretiyor. Türkiye'de de bazı  üniversitelerde “veri bilimcisi” (data scientist) yetiştirmek üzere bölüm açma hazırlıkları var.

Girişimci fırsatı: Veriyi gösterme iş olacak
Veri gelecekte tahmin edildiğinden daha büyük yeni endüstrilere kapı açacak. Her şeyden önce bu kadar çok verinin kullanılır olması öncelikle daha fazla cihaz, daha fazla donanım demek. Bu işin bir boyutu. Bu işin esas boyutlarından biri de verinin gösterilmesi ya da kullandırılmasında saklı. Bugüne kadar özellikle akıllı cihazların şımartmasıyla birlikte veriyi hareketli, kolay anlaşılır ve zengin görsel içeriklerle görmeye alışmış bir toplum var. Bu da verinin, matematik ve istatistikle olduğu kadar tasarım, edebiyat, senaryo, yönetmenlik ve yazılım ile ilişkilendiği anlamına geliyor. Dolayısıyla bu işleri yapan herkes veri endüstrisinin bir parçası olacak.”

Yeni iş tanımı: Veri Kullandırma tasarımcılığı
Veri görselleştirme ya da "veri kullandırma tasarımcılığı"... 2Fresh Başkanı Can Burak Bizer'e göre, her iki kavram yepyeni bir iş tanımı olarak karşımızda. Veri derinleştikçe ve kullanım alanı genişledikçe bu alanda iş yapan şirketlerin de farklılaşarak çoğalacağına dikkat çeken Bizer, örneğin gelecekte dijital ajansların yanı sıra veri görselleştirme ve kullandırma konusunda uzmanlaşan dijital tasarım bürolarının ortaya çıkacağını ifade ediyor.
Veri konusunda dijital ajanslara iki ana noktada rol düştüğünü bunlardan birinin verinin toplanması, bir diğerinin ise kullandırılması aşaması olduğunu belirten Bizer şunları söylüyor:
"Kullandırılması derken, aklınıza sadece infografikler gelmesin. Mesela cep telefonunuzdaki hava durumu app’ini açın. İşte size veriyi kullandıran bir arayüz. Tabii bu yeni bir olay değil. Günümüzde asıl konu verinin satılmasından ziyade kullandırılması ... Mesela, Facebook veriyi sizin için kolayca hedeflenebilir şekilde sunuyor. Seçiminize göre de reklamlarınızı gösteriyor.
Önce trend sonra fırsat: Veri kiralama
Peki, siz bu nitelikte bir veriyi kendi imkânlarınızla nasıl sağlayacaksınız? Daha doğrusu sağlayabilir misiniz? Sosyal bir ağ ya da telefon üreticisi olmadıkça, bu tip bir veri üretmeniz neredeyse imkânsız gibi… Ya da gerçek veriden konuştuğumuz durumda bunu kim ve kaça satacak? Dolayısıyla verinin alınmasından ziyade kiralanması, pazarlama ve iş dünyasını bekleyen trend olacak.

Veride üçlü odak: Pazarlama değeri
Ayrıca büyük veriyi anlamak için günümüz koşullarında “Akıllı telefon – Sosyal Medya –Büyük Veri” üçgenine odaklanmanız gerekiyor. Çünkü, akıllı telefon sosyal medyaya erişim aracınız. Her daim elinizde ve daha önemlisi kendi internet bağlantısı var. Sizi sosyal mecralara taşıyor. Sosyal mecralar ise esasında kendi elinizle verinizi oluşturduğunuz yerler. Update’leriniz, check-in’leriniz, paylaşımlarınız, beğenileriniz… Bunların hepsi sizin hakkınızda bir yansıma ve sizin hakkınızda şu ana kadar pazarlama dünyasının (muhtemelen sıralamada kredi kartı harcamalarından sonra) edindiği belki de en değerli bilgiyi ifade ediyor. Zaten Büyük Veri'yi pazarlama ve iş dünyası için değerli kılan asıl neden de bu.

Büyük veri yükselen fırsat: Pazarlama projeleri
Önümüzdeki Büyük Veri çağında, veriyi elinde biriktirmiş olanlar daha da güçlenecek ve pazarlama iletişimi oyununun kurallarını koyacaklar. Dijital dünyada pazarlama daha zorlu olacak ve daha zekice hamlelere ihtiyaç duyulacak. İşte bu verileri kullanarak, pazarlama modelleri oluşturma, kampanyalar yapan şirketler doğacak. Bunlar dijital ajanslar olmayacak.”  Örneğin Koç Grubu şirketlerinden Tanı, bunu ilk uygulayan şirketlerden biri…

Stratejik pazarlama fırsatı: Veriyi Takip ve analiz
IDC kaynaklı Dijital Dünya Araştırması'na göre, dünyadaki verilerin yalnızca 0.5'i analiz ediliyor. Sosyal medya gibi kanallardan gelen verilerin bir yana bırakılıp sadece bu verilere odaklanılması durumunda bile çok ciddi fırsatların olduğunu belirten KoçSistem Pazarlama ve Satış Genel Müdür Yardımcısı Can Barış Öztok, “Pazarlama stratejilerini somut verilere dayandırmak ve buna göre çeşitli tahminlerde bulunmak pazarlama birimleri için çok önemli bir süreç. Pazarlama departmanlarında, genel olarak stratejilerini kurguladıkları 4P’nin her bir P’sinde anlamlı verilerle adımlar atılması, pazarda stratejik olarak konumlanmayı beraberinde getiriyor ve işe kattığı büyük değeri ön plana çıkıyor” diyor.
Yükselen iş fırsatı: Veri brokerlığı
IDC Türkiye Ülke Müdürü Nevin Çizmecioğlu ise verinin sunduğu fırsatlar ve yatırımlar hakkında şunları söylüyor: "2014’te 'dijital evrenin' büyüklüğü mobil cihaz, uygulama, sosyal medya ile 'nesnelerin interneti'ndeki patlamayla birlikte genişlemeye devam edecek ve yüzde 50 artışla yaklaşık 6 trilyon terabayta ulaşacak. Bu veri çığından anlam çıkarma ve gerçek zamanlı kararlar alma arayışı muazzam yatırımları tetikleyecek. Harcamalar patlayarak analitik araç ve çözümlere kayacak. Katma içerik sağlayıcıları ve veri broker'larının sayısı artacak. Finans, sigorta, perakende gibi şirketlerin yanı sıra veri, başta enerji olmak üzere pek çok sektör için stratejik önem taşıyacak. Bu alanda insan kaynaklarında önemli atılımlar olacak. Pek çok şirket, bu alanda dışarıdan hizmet almaya yönelebilir.
Yeni yatıırm fırsatı: Veri analitikleri
Öte yandan 2014 yılı, servis sağlayıcılara önemli fırsatlar sunuyor. Büyük Veri analitikleri için 2014 harcamalarının 4.5 milyar doları aşarak 2016’ya doğru yıllık yüzde 21 büyümesini bekliyoruz. Accenture, IBM, Genpact, TCS, HP, Deloitte, PwC ve Capgemini gibi oyuncuların yanı sıra Fractal Analytics, Mu Sigme, Opera Solutions ile AbsolutData Analytics gibi piyasada yeni olan oyuncuları da şimdiden görmeye başladık. IDC, bu sağlayıcıların hizmetlerini çeşitlendirmek için niş endüstri ve süreç-özgü fikri mülkiyet haklarını edinmek için harekete geçecek. IDC gelecek üç yıl içerisinde bu oyuncuların hizmet sayısının en az üç kat artacağını öngörüyor".
KoçSistem Pazarlama ve Satış Genel Müdür Yardımcısı Can Barış Öztok da bu görüşlere katıldığını belirterek “Veri artık her sektörden, her iş alanındaki ve her ölçekteki firma için önem taşıyor. Örneğin iş zekası uygulamaları; kurumun  misyonu ve stratejisini ayrıntılı bir ölçüm setine çevirerek stratejik ölçüm ve yönetim için bir platform sağlıyor. İş zekası platformu sadece finansal boyutu değil, aynı zamanda önceleri fazla değerli bulunmayan ve ölçülemez kabul edilen maddi olmayan faktörleri de dikkate alıyor. Böylece kurumun performans ölçüm sistemine yenilik getiriyor” diyor.

Bulutta yeni fırsat: Veri depolama
KoçSistem Pazarlama ve Satış Genel Müdür Yardımcısı Can Barış Öztok ayrıca günümüzde firmaların sahip oldukları veri yığınlarının depolanmasının ve istenilen her noktadan, istenilen cihazla erişim sağlanması için geleneksel depolama yöntemleri yeterli olmadığına dikkat çekiyor. Bu noktada bulut bilişim önemini artırıyor. IDC'ye göre ise sunucu ve depolama hizmetlerinde “standart beden herkese uyar” imajının tersine- bulut altyapı hizmetlerinde uzmanlaşmış – sunucu ve depolama OEM topluluğunda iş yükü çeşitliliğinde baş döndürücü bir artış söz konusu ve 2 yıl içinde “kurumsallaşmış altyapı” bu alanda farklılaşmanın yeni formu olacak. 2014 ve 2015 yılının buluttaki geliştirmeciler için meydan savaşı olacağını öngören IDC, bu savaşta kilit farklılaştırıcının bulut kaynak ölçeği veya “bulut likiditesi” olacağını çünkü müşterilerinin kapasite ihtiyaçlarını sağlama kabiliyeti olmayanların kan kaybedeceğini tespit ediyor.

Büyüme fırsatı: Veri yönetimi
IMS Research'e göre 2020 yılına kadar internete bağlı 22 milyar gömülü sistem ve diğer taşınabilir cihaz olacak ve bu sistemlerin her gün yaklaşık 2.5 kentilyon baytın üzerinde yeni veri üretilecek. IBM Türk Yazılım Grubu Satış Müdürü Gülçin Uysal, 10 yıl öncenin PC tabanlı, statik dünyasından bugünün hiper-bağlantılı, giderek akıllı hale gelen ve gerçek zamanlı dünyasına geçiş döneminde olduğumuza dikkat çekerek, "Bu rakamlar bilginin her yerde ve her an ulaşılabilir olduğunu gözle önüne seriyor. Bilgi devamlı değişirken ve yenileri oluşurken önümüzdeki dönemde bir şirketin başarısını ve müşteri ilişkilerini bu süreci nasıl yönettikleri belirleyecek. Verilerin sunacağı avantajları görmezden gelerek iş yapış şekillerine devam edenler, ister istemez yarışın gerisinde kalacaklar. Eldeki verileri bilgiye dönüştürerek iş stratejileri oluşturmak,sunuyor. Veri  gelişen pazar dinamiklerine ve kullanıcı ihtiyaçlarına yönelik özellikler geliştirmek gibi çok kritik faydalar büyümesi uygun iş analitiği çözümü aracılığıyla kontrol altına alındığında yeni iş fırsatları yaratmak ve kurumların daha fazla müşteriye ulaşmak için kullanabilecekleri bir alan olarak karşımıza çıkıyor.”

Veriden bilgiye geçiş: Yazılım fırsatları
Verinin her zaman önemli olduğunu söyleyen Cybersoft Projeler Koordinatörü Sedat Akel üretim, hizmet, pazarlama, sosyal alanlar, birey, devlet hiç fark etmez her alanda fırsatların olduğunu belirtiyor. Bunları pasif  veya 'uyuyan fırsatlar' olarak değerlendiren Akel, "Bu fırsatları uyandırmanın yolu somut projeler ortaya koymaktan geçiyor. Verinin önemi ancak böyle anlaşılacak" diyor. Kurumun verisini iyi tanımak, diğer sistemlerden gelen/gelecek verileri kurumun verisi ile birleştirip anlamlandırabilmek ve bunu görsel olarak sunacak  özel çözümler üretmenin çok önemli hale geldiğini söyleyen Akel, "Yazılım sektörü buna hazır olmalı. Veri görselliğine ayrı bir parantez açmak gerekiyor. Birçok yönetici için olmazsa olmaz konu, verinin görsel olarak ifadesi. Liste olarak veya basit birkaç grafiksel gösterim yeterli değil interaktif ve daha yaratıcı görsellikler insan doğasına daha iyi hitap ettiği için bizatihi kendisi bilgi içeriyor. Veriden bilgiye geçişte buna önem verecek yazılım geliştirmelerini en büyük iş fırsatları olarak görüyorum" şeklinde sözlerini tamamlıyor.
Şirketlerin yeni kazanç alanı: Veri
Finans, perakende, telekom şirketlerinin uzun zamandır,  depoladıkları verileri başka işletmelere pazarladıkları biliniyor. Üstelik ana işlerinin dışında yeni bir finans kaynağı imkanı bulan şirketler için bu alan henüz potansiyelini açığa çıkarmış değil. Dev perakende şirketleri, küresel çaplı tedarikçilere hangi ürünün hangi raflarda, hangi yükseklikte, hangi ürünün yanında daha fazla satıldığını gösteren bilgileri pazarlarken, finans kuruluşları; en çok hangi lokasyonda hangi saatlerde, hangi ürün grupları, hangi demografik kitle tarafından hangi koşullarda satın alınıyor, gibi pek çok şirket için stratejik önem sahip olan bilgileri talep edenlere sunuyor.
14 milyar dolarlık veri harcaması
2014’te “dijital evrenin” büyüklüğü yüzde 50 artışla 6 trilyon terabayta ulaşacak.
Büyük Veri teknolojileri hizmet ve harcamaları yüzde 30 artışla 14 milyarı doları aşacak.
2014, bilişim teknolojileri harcamalarının yüzde 40'ı geleneksel çözüm ve ürünlerde olacak.
2014’ün odağı 3. Platformlar üzerinde inşa edilen uygulamalar olacak.
Bulut harcamaları yüzde 25'lik bir artışla 100 milyar dolar üzerine çıkacak.
Harcamaların yüzde 75’i özel bulutlar yerine genel (çoklu teşebbüs) bulutlara yönelecek.
Bulut veri merkezlerinin sayısı iki katına çıkacak.
2014'te Amazon, Microsoft, IBM, HP ve diğerlerinin hizmete soktukları bulut veri merkezlerinde değer odaklanma bekleniyor.
Amazon özellikle Latin Amerika ve Asya’da büyümeye devam edecek.
2014'te Büyük Veri analitik uygulamalarına talep servis sağlayıcılara fırsatlar sunacak.
2014'te Büyük Veri analitikleri harcamaları 4.5 milyar doları aşacak.
2016 yılına doğru Veri Analitikleri pazarı yüzde 21 hızla büyümeye devam edecek.
2015 yılında birbirine bağlı 1 trilyon cihaz (aygıt) olacak.
Veri trafiği önümüzdeki beş yıl içinde dörde katlanacak.
Toplam veri sayısı bu yıl sonunda 4 zetabayta ulaşacak.
2020 yılına kadar internete bağlı 22 milyar gömülü sistem ve taşınır cihaz olacak.
Her gün yaklaşık 2,5 kentilyon baytın üzerinde yeni veri üretilecek.
Kaynak: IMS Research ve IDC