Gig economy'nin bağımsız işçileri...

‘Gig economy’ olarak adlandırılan yeni nesil serbest çalışma imkanları Uber ve Airbnb gibi uygulamalarla çıkışta. Ancak ortaya çıkan “bağımsız işçi” kavramının beraberinde doğurduğu sosyal güvenliğe dair soruların yanıt bulması için daha çok yol var.
Çalışma hayatını kökten değiştirecek devrim niteliğindeki inovasyon nedir diye sorulduğunda akla ilk gelen yeni nesil serbest çalışma oluyor. Gig economy adı verilen ekosistemin merkezinde hepimizin yakından takip ettiği Uber ve Airbnb gibi uygulamalar var. Mesleğe özel diğer gig economy aplikasyonları da gün geçtikçe devreye giriyor. Ancak bunun ana akım olması, geleneksel işleri yok etmesi için uzun mesafe gerekecek gibi gözüküyor.
JPMorgan Chase Institute’ın yaptığı araştırmaya göre 2015 yılı sonunda banka müşterilerinin yüzde 1’i gelirlerini düzenli maaş yerine ‘gig economy’ ekosisteminden elde etti. Bu oranın yarısından fazlası Airbnb gibi sahip olduğu mülkleri lease eden kişilerden oluşuyor. Uber gibi “emek platformları” ise azınlıkta bulunuyor. Daha çarpıcı olanı ise bu kişilerin gelirlerinin çok dalgalı seyretmesi. Özellikle emek odaklı platformlar kişisel sermaye odaklı platformlara göre ekonomik şoklar karşısında daha dalgalı gelir sunuyor. Bir başka deyişle gig economy’nin ana akım olması için bir sosyal güvenlik şemasına ihtiyaç duyuluyor. Ekonomistler Seth Haris ve Alan Krueger “bağımsız işçi” kavramının da yer aldığı ve bu işlere sağlık ve ücret vergilerinde avantaj sağlayan bir plan açıkladı. Plan işsizlik maaşı gibi şemaları içermiyor, ancak serbest çalışanlara bir ölçüde dalgalı gelire karşı avantaj sağlıyor.
Planın yasalaşması durumunda bağımsız işçilerin belli bir seviyede kendini güvende görmeleri mümkün. Aksi halde gig economy bir ek iş kapısı olarak görüldükçe ana akım olmakta zorlanacak. Yine de JP Morgan müşterilerinin 2012’de sadece yüzde 0,1’inin gelirini gig economy sisteminden kazandığını, ve bu ekosistemin hızlı büyüme potansiyelini unutmamak gerek. Türkiye’de esnek işgücü piyasası düzenlemelerinde gig economy trendini göz ardı etmek eğrinin arka tarafında kalmaya yol açabilir.