"Enflasyonu daha önce yüzde 6'lara düşürdük, yine biz indireceğiz"

Erdoğan, "Türkiye'yi her yıl yüzde 5 büyüttük. Bütün bunları 66 milyondan 86 milyona çıkan nüfusa rağmen gerçekleştirdik. Türkiye'nin son 20 yıldır enflasyon ortalaması yüzde 15'tir. Bizden önce daha yüksekti. Enflasyonu daha önce yüzde 6'lara düşürdük, yine biz indireceğiz. İstihdam ve üretim sayesinde bunu gerçekleştireceğiz." dedi.
Kabine toplantısı sonrası açıklamalarda bulunan Cumhurbaşkanı Erdoğan, enflasyonda kararlılık mesajı verdi: "Mesela, son 21 yılın enflasyon ortalaması yüzde 15'in altındadır. Bu ortalama rakamın 1970'lerde yüzde 34, 1980'lerde yüzde 44, 1990'larda yüzde 74 seviyelerinde olduğunu unutmamalıyız. Yani biz, Türkiye'nin sadece güncel değil, çok eskilerden beri gelen kronik bir sorunuyla mücadele ediyoruz. Bu mücadelede enflasyonu yüzde 6'lara kadar düşüren de yine biz olduk. İç ve dış pek çok arızi meselenin üst üste gelmesiyle yükselen enflasyonu, Allah'ın izniyle, yeniden tek haneli rakamlara yine biz indireceğiz. Dikkat edilirse, bu süreçte asla ödün vermediğimiz iki husus vardır. Bunlardan biri istihdamdır, diğeri büyümedir. Girdiğimiz tüm imtihanların üstesinden bu iki lokomotifin istimini asla kesmememiz sayesinde geldiğimize inanıyoruz. Türkiye Yüzyılını da işte bu anlayış üzerinde inşa ediyoruz."
Türkiye'nin geçmişteki dönemlere göre çok iyi durumda olduğuna vurgu yapan Erdoğan, sabit ve dar gelirlilere seslendi: "Sabit ve dar gelirli herkese sesleniyorum. Öğrencisinden ev hanıma sesleniyorum. İnsanlar gibi devletlerin hayatlarında da inişler çıkışlar olabilir. Hem küresel olayların hem Türkiye'nin içindeki sorunlar gelip geçicidir. Türkiye geçmişteki dönemlere göre çok iyi durumdadır. Bu kritik dönemde yapmamız gereken şey evlatlarımızın geleceğini küçük endişelerin önüne koymaktadır."
Beraberlik çağrısı
"İki günü birbirine eşit olan ziyandadır" inancıyla hep daha fazla çalıştıklarını, daha fazla koşturduklarını dile getiren Erdoğan, sözlerini şöyle sürdürdü:
"Menzile kilitlenmiş ok misali gözümüzü ufuktan bir an olsun ayırmadık. İçinde bulunduğumuz şartlar ne olursa olsun, zaman bizden yanadır, zaman Türkiye'den ve Türk milletinden yanadır, diyerek yolumuza devam ediyoruz. Ülkemizin önünde açılan tarihi fırsat penceresini değerlendirmekte kararlıyız. Türkiye, asırlar sonra ilk defa küresel sistemin en üst ligine yükselme imkanı elde etmiştir. Cumhuriyetimizin ikinci asrının, dünyada 'Türkiye Yüzyılı' olmasının önünde hiçbir mani görmüyoruz. Hükümet olarak, bu kutlu yürüyüşe liderlik edecek iradeye, vizyona, tecrübeye, hazırlığa, enerjiye sahibiz. Millet olarak, bu hayali gerçeğe dönüştürecek güce, kapasiteye, imkana, inanca da sahibiz. Devlet olarak, bu hedefi gerçekleştirecek altyapıya ve potansiyele fazlasıyla sahibiz. Yeter ki birliğimize, beraberliğimize, kardeşliğimize sıkı sıkıya sarılalım."
Deprem bölgesine ilişkin beraberlik çağrısını yineleyen Erdoğan, "Deprem tehdidi altındaki şehirlerimizi yeniden inşa etmemiz mi gerekiyor? Şayat omuz omuza verirsek bu sorundan kurtuluruz. İki elin parmakları gibi birbirimize kenetlenirsek geleceğimizin parlak olduğunu görürüz. Türkiye daha önce Çanakkale'de, Kutul Amare'da Gabar'da birçok destek yazdı. Son 21 yılda verdiğimiz her mücadelede yer alarak yazdı. Türkiye yine bize destek vererek destan yazacak. Şair diyor ki 'Gün doğar, gün batar.' Bizim milletimize yapacak çok hizmetimiz var. Tüm kalbimizle bu hakikate inanıyoruz" dedi.
Akbelen mesajı
Konuşmasında Akbelen'deki protestolara da değinen Erdoğan, "Kampanyaları ağaç sevgisi ile izah edemeyeceğimiz açıktır. Çevreci görünümlü marjinalllere aldırmıyoruz" diyerek eleştirdi.
Akbelen Termik Santrali'nin milli bir değer olduğunun altını çizen Erdoğan, sözlerini şöyle sürdürdü:
"Güney Ege'de kullanılan elektriğin neredeyse 3'te 2'sini üreten Akbelen Termik Santrali ülkemiz için milli bir değer konumundadır. Bilindiği gibi kömür santralleri, bilhassa Rusya-Ukrayna Savaşı'nın ardından başlayan krizle birlikte, Avrupa ülkelerinin tekrar en önemli enerji kaynağı haline geldi. Almanya ve Fransa başta olmak üzere, hiçbir yerde elektrik üretimi için kömür üretimi artışı sorun teşkil etmezken, ülkemizde yürütülen kampanyaları ağaç sevgisi veya çevre hassasiyetiyle izah edemeyeceğimiz bir gerçektir. Kendilerine destek vermeye giden muhalefet temsilcilerine bile en ağır hakaretleri etmekten çekinmeyen eylemci profili, amacın üzüm yemek değil, bağcı dövmek olduğunu ortaya koymaktadır. Kömür çıkartılacak alanda kesilecek ağaçların katbekat fazlası, üzeri kapatılan sahalara ve diğer alanlara dikilerek, ülkemizin orman varlığı artışına katkı sağlandığı, ilgili kurumlar tarafından defalarca açıklanmıştır."
"6,5 milyon konutu dönüştürmeyi hedefliyoruz"
Cumhurbaşkanı Erdoğan, Türkiye'ye, tarihinin en büyük kalkınma hamlesini ve demokrasi atılımlarını yaşattıklarını belirterek, yatırıma, istihdama, üretime öncelik vererek, Türkiye'yi geliştirip, güçlendirdiklerini vurguladı.
Artık, her yıl ortalama yüzde 5,5 büyüterek milli gelirini 238 milyar dolardan 1 trilyon dolar sınırına getirdikleri, ihracatını 35 milyar dolardan 254 milyar dolara, istihdamını 19 milyon kişiden 32 milyon kişiye çıkardıkları bir Türkiye bulunduğunu ifade eden Erdoğan, "Bütün bunları 66 milyondan 86 milyona çıkan nüfusa rağmen gerçekleştirdik. Daha vesayetten teröre, darbeden siyasi, sosyal ve ekonomik tuzaklara kadar karşılaştığımız nice badireleri saymıyorum bile." diye konuştu.
Deprem hazırlıklarına ilişkin açıklamalarda bulunan Erdoğan, "Yaklaşık 11 milyon yeni konut inşa edilmesini sağlayarak, hem vatandaşlarımızı ev sahibi hem de depreme hazırlık yaptık. Hepimizi yasa boğan 6 Şubat depremlerinin izlerini silmek için 680 bin yeni konut inşa etmek üzere kolları sıvarken, ülke genelinde depreme hazırlık amacıyla 6,5 milyon konutu daha dönüştürmeyi hedefliyoruz. Bunun 1,5 milyonunu İstanbul'da ve en kısa sürede yapmamız ise ertelenemez bir mecburiyet halini almıştır. Deprem bölgesinin yeniden imarını hızlandıracak yerinde dönüşüm projemiz, milletimiz tarafından memnuniyetle karşılanmıştır. Kısa sürede projemize yapılan başvuru 160 bini aşmıştır. İnşallah 15 Ağustos tarihine kadar çadırlarda ve tesislerde kalan afetzedelerimizin tamamını konteynerlere taşımış olacağız" açıklamasında bulundu.
Savunma sanayinde 6 milyar dolarlık hedef
Erdoğan, son günlerin sıcak gündemine atıfta bulunarak, “Türkiye'nin yıldızının parladığı alanların başında savunma sanayi gelmektedir. Son derece başarılı geçen İDEF'in katkısıyla 6 milyar dolarlık ihracat hedefinin karşılanacağına inanıyorum” dedi.
250 milyar doların üzerinde ihracat
Dış ticaret ve turizmden örnekler veren Erdoğan, Türkiye’nin doğru yolda olduğunu savundu: “Aziz milletim geçen hafta açıklanan iki önemli veri Türkiye'nin doğru yolda olduğunu teyit eder niteliktedir. Temmuz ayında en yüksek ihracat değerine ulaştık. Temmuz ayı son 12 aylık ihracatımız 253 milyar 280 milyon doları buldu.Türkiye için çalışan ve üreten ihracatçılarımızı canıgönülden tebrik ediyorum. Turizm sektörümüzden de gerçekten mutlu haberler geliyor. Türkiye'ye yıl başından bu yana 22 milyonu aşkın turist geldi. Gecelik ortalama harcama 67 dolardan 100 dolara yükseldi.”
Sporda yıldan yıla yükselen başarı grafiği
Türkiye’nin sporda da yıldan yıla yükselen bir grafiğinin olduğuna işaret eden Erdoğan, “ Sporda da ülkemizin başarı grafiği giderek yükseliyor. Sporcularımız 3 bin 883 madalya kazandı. Mete Gazoz'un başarısı ise bizi dünyada gururlandırmıştır. 2024 Paris Olimpiyat Oyunları, Türk sporcuların kendilerini gösterdiği bir arena olacaktır” dedi.
TMO alım fiyatları belli oldu
Öte yandan tarım ve satın alma politikalarını değerlendiren Erdoğan, “Yaz döneminde açıkladığımız çeşitli alım fiyatları üreticimiz tarafından memnuniyetle karşılandı. Fındığın ihracatımıza yıllık katkısı 2 milyar doları buluyor. Bu sene 125 tonluk bir rekolte bekliyoruz. Toprak Mahsulleri Ofisi'ni üreticileri korumak için yeniden görevlendirdik. Fındık alım fiyatı Giresun için 84 TL, Ravent için 82,50 TL olarak belirlendi. Alımlarda kilogram başına 1 lira 65 kuruştan başlamak üzere prim verilecektir. Üreticilerimize hayırlı olmasını diliyorum" dedi.