Suriye ile ihracat 'kara düzen' büyüyor

Barış Soydan

Devam eden iç savaşa rağmen Suriye'deki muhaliflerin kontrol altında tuttukları bölgelere Türkiye'den her gün yüzlerce tır dolusu mal gidiyor. Öyle ki, 2013 yılında Suriye'ye yapılan ihracat yüzde 106 arttı ve 1 milyar 25 milyon dolar olarak kayıtlara geçti. Oysa Ekonomi Bakanlığı’nın verilerine göre, Suriye’deki iç savaşın çıkmasının ardından 2012’de ihracat yüzde 69 değer kaybederek 497 milyon dolara gerilemişti. Türkiye İhracatçılar Meclisi'nin (TİM) verilerine göre ise 2014 yılında Suriye'ye yapılan ihracat 1 milyon 174 milyon doları buldu. Eldeki verilere bakılacak olursa savaş ve belirsizlik ortamına rağmen Suriye ile ticaret artmaya devam edecek.
"Suriye Türkiye’nin en uzun sınır komşusu. Dolayısıyla işler yoluna girerse, bu ülkeyle en fazla ticaretini artıracak ülkenin Türkiye olacağını düşünüyorum" diyen TİM Başkanı Mehmet Büyükekşi'nin öngörüsü ise Suriye'de çatışmaların yaşanmamış olması halinde Türkiye'nin bu ülkeye ihracatının 2.5 milyar dolara ulaşabileceği şeklinde.
Peki mevcut savaş ortamına rağmen ticaret nasıl ve hangi dinamikler üzerinden ilerliyor? Öncelikle Suriye'ye gidecek olan mallar, Türk işadamları tarafından tedarik ediliyor. Ancak bu malların Suriye tarafında dağıtımı Suriyeli tüccarlar tarafından yapılıyor. Savaştan sonra özellikle kuzey bölgelerinde bu işi yapan Suriyeli tüccarların bir kısmı işlerini Türkiye'ye taşıdılar. Türk işadamlarından mallarını bu bölgeden tedarik ediyorlar. Suriye tarafında savaş sonrasında ticaret merkezi konumuna dönüşen Sermanda kasabasında konuşlanan Suriyeli tüccarlara ulaştırıyorlar. Uluslararası Nakliyeciler Derneği (UND) Yönetim Kurulu Üyesi ve Antakya temsilcisi Kemal Gül'e göre, Türkiye Suriye'ye girişte önemli bir kapı ve dünyanın hiçbir ülkesinden ülkenin kuzeyinden sürekli ticari bir sirkülasyon olması mümkün değil. Gül, Suriye ile yapılan ticarette oluşan sistemi ve ilginç detayları şu şekilde anlattı:

İnsan gücü hakim
Savaş sonrasında Cilvegözü Sınır Kapısı'nın hemen üstünde Türkiye-Suriye sınırı arasında bir tampon bölge oluşturuldu. Bu alan coğrafi olarak Türkiye sınırları içinde. Türkiye'den ya da diğer üçüncü ülkelerden –çoğunlukta Türk tırlarının bulunduğunu eklemek gerekiyor– mal yüklü tırlar, bu tampon bölgede mallarını Suriye tarafından gelen tüccarlara, tırlara teslim ediyor. Burada AB, Rusya'ya yapılan ihracat gibi modern bir sistemden bahsetmek mümkün değil. Her şey kara düzen işliyor, insan gücü kullanılıyor. Cilvegözü'nde Gümrükten geçen mallar Suriye tarafından herhangi bir yasal prosedürden geçmiyor. Bu bölge Ceyş El Hür (Özgür Suriye Ordusu) kontrolünde.

Sermanda ticaretin merkezi oldu
Tampon bölgede teslim edilen mallar buradan Suriye sınırından yaklaşık 10 km içeride İdlib'e bağlı küçük bir kasaba olan Sermada'ya gidiyor ve buradan ülkedeki Halep, Hama gibi büyük şehirlere dağıtılıyor. Sermanda savaş sonrasında Suriye'nin önemli ticaret merkezlerinden biri haline geldi. Suriyeli tüccarlar ticaretlerini artık bu merkeze taşımış durumdalar.

Bankanın adı yok, ihracat cash ilerliyor
Kara düzen ilerleyen sistemde ödemeler ise mal tüccara teslim edildiğinde cash olarak alınıyor çünkü banka kullanılmıyor. Suriye tarafına geçen malların bir kısmını ülkeye giden insani yardımlar oluştursa da çok büyük kısmı ticari mallar. Bunlar arasında donmuş tavuk da var, inşaat malzemeleri ya da çimento hatta civciv bile var. Gıda, hazır giyim, tıbbi malzemeler, ticari araçlar, hububat ve ticari araçlar en çok giden mallar. Savaş öncesinde Cilvegözü'nden karşılıklı geçen araç sayısı 300 civarında iken şu anda bu r 125-150 civarında.

Gıda da var, inşaat malzemesi de
Suriye'ye giden mallar arasında donmuş tavuk, hazır giyim, hububat, tıbbi malzeme ve daha önce ihraç edilemeyen inşaat malzemesi ve çimento da gönderiliyor. Gönderilen malların içinde çok sayıda ticari aracın bulunması da dikkat çekiyor.