Enflasyonda asıl sorun özel kapsamlı göstergelerde

Ersin Kaplan

TÜİK Ekim ayı enflasyon rakamlarını açıkladı. Buna göre aylık bazda tüketici fiyatları yüzde 1,55 artarken, yıllık bazda ise enflasyon yüzde 7,58 olarak gerçekleşti. Aylık bazda en çok artış gösteren ana harcama grupları; yüzde 11,43 ile giyim ve ayakkabı, yüzde 1,40 ile ulaştırma ve 1,39 ile ev eşyası olurken en çok sorun yaratan kalem olan gıda ve alkolsüz içeceklerde ise aylık artış yüzde 0,76 oldu. Ekim ayı enflasyon rakamlarını değerlendiren ALB Forex Araştırma Uzmanı Enver Erkan, Özel kapsamlı göstergelerin enflasyon görünümünde yarattığı etkiye dikkat çekiyor:
"Manşet göstergelerde aslında tipik bir Ekim ayı enflasyonu görüyoruz. Dolayısıyla ana harcama gruplarındaki mevsimsel eğilimler, bu ay manşet enflasyonu şekillendirdi. Geçtiğimiz yıl Ekim ayında yüzde 1,90’lık bir artış görmüştük, haliyle enflasyonun aylık bazda yüzde 1,55 ile geçen yıldan daha az bir artış göstermesi yıllık enflasyonu da yüzde 7,58 seviyelerine geriletti. Ancak bu düzelme kaynaklı bir gerileme değildir. Özellikle Ağustos ve Eylül aylarında 2015 yılı artışlarının 2014 artışlarına oranla oldukça yüksek olması, yıllık enflasyonu da yüzde 6,81’den 7,95’e getirmişti. Mevcut konjonktürde enflasyonda asıl sıkıntının özel kapsamlı göstergelerde olduğunu söyleyebiliriz.

H göstergesi (alkollü içkiler, tütün ve altın hariç) aylık bazda yüzde 1,93 artış gösterirken, I göstergesi de (gıda ve alkolsüz içecekler, alkollü içkiler, tütün ve altın hariç) aylık bazda yüzde 2,22 artmış. İki gösterge sırasıyla yıllık bazda yüzde 8,74 ve yüzde 8,92’ye tekabül ediyor. Çekirdek enflasyonda 2015’in en yüksek noktasındayız, ayrıca 2014’te yüzde 9 üzerinde seyrettikten sonra 2015’in Nisan ayında yüzde 6,20 görmüş olan çekirdek enflasyonun yeniden yüzde 9 üzerine hızlı bir şekilde dönmekte olduğunu görüyoruz. Aylık artış bazında baktığımız zaman ise yüzde 2,22’lik artış, hem 2015’in, hem de son 6 yılın en büyük aylık artışına işaret ediyor.

Son dönemde belki TL dolara karşı biraz olsun stabilize oldu, ancak yıllık bazda baktığımız zaman; TL’nin 12 aylık dönemler arasında dolara karşı yüzde 24 daha zayıf olduğunu, yılbaşından bu yana ise yüzde 17 daha zayıf olduğunu göz önüne almak gerekiyor. Kurun enflasyona gecikmeli etkisi, en büyük etkisi ilk 3 ayda olmak üzere, yıl içine yayılan bir etkidir. Haliyle yüksek kurun etkisini biz yılın kalan verilerinde de göreceğiz. Kasım ayında, yani seçim sonrasında dolar/TL 2,80 gördü, ancak kalıcı bir gerileme göstermesi iç ve dış kaynaklı olarak daha fazla olumlu durum görmemizle alakalıdır.

Manşette de yılı yüzde 8’in üzerinde tamamlayacağımız beklentisini korumaktayız. Kasım ve Aralık 2014’te aylık enflasyon oranları düşük gelmişti. (Kasım’da yüzde 0,18, Aralık’ta yüzde -0,44). 2015 rakamları ise yüksek ihtimalle bu oranlardan yüksek olacak, bu da yıllık enflasyonu yeniden hızlı bir şekilde yüzde 8 üzerine yükseltecektir. Bu da enflasyonun bir yılı da Merkez Bankası hedeflerinden uzakta tamamlaması demek olacaktır."