AR-GE 250 DIGIT 250 EN-VERIM 100


Fed’in etkisi kısa vadede olumlu, ancak uzun vadede iç dinamikler önemli…

Ersin Kaplan

Kritik Eylül toplantısında Fed faizleri artırmamayı ve beklemeyi tercih etti. Genel beklentiler tam bir ayrışmayı işaret ediyordu. Sadece piyasa oyuncularının değil, finans kurumları ve hatta gelişmekte olan ülkeler bile kendi içlerinde iki gruba ayrıldı: Fed’in faiz artırması gerektiğini düşünenler ve bunun tersini düşünenler... ALB Forex Araştırma Uzmanı Enver Erkan’ın FED açıklaması sonrasında değerlendirmeleri ise şöyle...

Kritik Eylül toplantısında Fed faizleri artırmamayı ve beklemeyi tercih etti. Genel beklentiler tam bir ayrışmayı işaret ediyordu. Sadece piyasa oyuncularının değil, finans kurumları ve hatta gelişmekte olan ülkeler bile kendi içlerinde iki gruba ayrıldı: Fed’in faiz artırması gerektiğini düşünenler ve bunun tersini düşünenler. Özellikle gelişmekte olan ülkelerdeki bu temenni ayrışması dikkat çekiciydi. Bu da aslında gelişmekte olan piyasalardaki asıl meselenin Fed değil, iç dinamikler olduğunu ortaya koymaktadır. Dolayısıyla iç dinamikleri ve riskleri fazla olan ve dış finansmana ihtiyaç duyan gelişmekte olan ülkeler için görünüm kısa vadede rahatlama yaratsa da, uzun vadede belirsizlik devam etmektedir. Fed’in sopası Demokles’in kılıcı misali bu kırılgan piyasalar üzerinde sallanmaya devam edecektir.

Yumuşak bir geçiş aslında piyasaları beklentisini gerçekleştirmesi ve belirsizliği ortadan kaldırması, aynı zamanda dışsal risklerin de gözetildiğini gözler önüne sermesi açısından daha olumlu bir görünüm yaratabilirdi. Fed açısından da geç kalan ve olması gerektiğinden daha hızlı olan faiz artırımlarının maliyetindense, kademeli ve yavaş yavaş artan faizin maliyeti daha tercih edilebilir olacaktı. Ancak gördüğümüz kadarıyla enflasyonun zayıf seyri ve küresel piyasalardaki olumsuz hava Fed’i bu karardan alıkoymuş. Fed belirsizliğinin devam etmesi ilerleyen dönemde piyasalarda yüksek volatiliteyi işaret etmektedir. Fed balon oluşumuna neden olabilir, dolayısıyla faiz 2015’te veya 2016’da, ne zaman olursa olsun çok geç kalmamalıdır.

Yellen’in de dediği gibi; ilk faiz artırımının zamanlaması çok fazla abartılmamalı. Fed bir gün bu faizi artıracak, yani bol likiditeye veda etme zamanı yaklaşıyor. Fed’in güncellediği faiz projeksiyonları 2015 için yüzde 0,625’ten yüzde 0,375’e revize edildi. 2016’da da yüzde 1,625’ten yüzde 1,375’e revizyon söz konusu. Fed’in hali hazırdaki projeksiyonları, Eylül’de faiz artırımı yapılmadığı için sonraki toplantılarda bir faiz artırımı olacağı şeklinde revize edildi. Bu faiz artırımının olacağı toplantı Aralık olabilir. Yellen konuşması gösteriyor ki, veri izlemeye devam edeceğiz.

Türkiye’nin Aralık Fed toplantısına kadar içeride kırılganlığı artırıcı faktörleri ortadan kaldırması gereklidir. Dış finansman ihtiyacı yüksek, bu nedenden dolayı dış finansmanın ülkeden çıkışını hızlandıracak siyasi belirsizlik ve güvenlik riskleri gibi negatifliklerin ortadan kaldırılması gereklidir. Yani Türkiye’nin durumunu düzeltmek için 3 ayı daha vardır. Yapılması gereken; güvenlik risklerini kalıcı olarak ortadan kaldıracak tedbirler almak ve 1 Kasım seçimlerinden sonra hızlı bir şekilde hükümetin kurulması olacaktır. Dolar/TL kuru kısa vadede rahatlar, ancak Fed etkisi geçtikten sonra iç olumsuzluklar piyasaya hakim olabilir ve kur 2,90’lı seviyelerde kalıcı olamayarak yükselebilir.