Hal Yasası ile neler değişecek?

Enflasyonla Mücadele Programı'nın en önemli düzenlemelerinden birisi Hal Yasası değişikliği olacak. Değişiklikleri kapsayan teklifin bu ay Türkiye Büyük Millet Meclisi'nde ele alınması öngörülüyor. Dünya Gazetesi tarım yazarı Ali Ekber Yıldırım, 3 başlıkta sunulan değişiklikleri yorumladı...
Hazine ve Maliye Bakanı Berat Albayrak, enflasyonla mücadele programını açıklarken ve dün yapılan Türkiye 2023 Zirvesi konuşmasında dile getirdiği değişiklikleri 3 başlık altında sıralayabiliriz:
1- Hal komisyonculuğu kaldırılacak.
2- Yeni haller kurularak satıcı sayısının ve rekabetin artırılması, üretici ve üretici örgütlerinin satış imkanlarının artırılması öncelikli hedef olacak.
3- Ürünlerin bozulmasını engellemek için depolama, ambalaj, nakliyat konularında yeni standartlar uygulamaya konulacak.
Yapılan açıklamalar ışığında değerlendirme yaparsak; komisyonculuğun kaldırılması ilk bakışta aracıları kaldırmak anlamına geldiği için memnuniyetle karşılanıyor. Çünkü, kamuoyunda sebze ve meyve fiyatlarındaki artışın tek sorumlusu komisyoncu olarak biliniyor. Oysa, Hal Yasası'nda da belirtildiği gibi; "komisyoncular, alıcı ve satıcı arasında aracılık etmek, onların haklarını gözetmek, meslekî bilgi ve deneyimlerine dayanarak piyasanın durumu hakkında en doğru bilgileri aktarmak ve piyasanın oluşumuna katkı sağlamakla görevli kişilerdir."
Komisyoncu yüzde 8 yasal kesinti dışında bir para alamaz. Yerine işleyen bir mekanizma konulmadan komisyonculuğun kaldırılması, üretimden tüketime kadar pazarlama kanalında ciddi sorunlara neden olur.
Üretimi kim yapacak?
Bugün gelinen noktada tüketim bölgelerinde komisyoncu neredeyse yok gibi. Komisyoncuların yerini tüccar aldı. Fakat, üretim bölgelerinde komisyoncuların önemli rolü var. Antalya gibi üretim bölgelerinde, yaş meyve ve sebze komisyoncusu sadece ürüne aracılık yapmıyor. Üretimi sağlayan kişi konumuna geldi. Üreticiye üretim girdilerini sağlayan,mali destekte bulunan ve ürünü pazarlayan bir yapıda hizmet veriyor. Üretici bir araya gelerek örgütlenmediği için (bazı olumlu örnekleri var), kurulan üretici birliklerine ticaret yapma hakkı verilmediği için bu görevi komisyoncular üstlendi. Bunun doğru olduğunu savunmuyorum. Ama, böyle bir yapı oluştu. Oluşan bu yapı nedeniyle komisyonculuğu kaldırdığınızda öncelikle üretim olumsuz etkilenecektir.
Ürünlerin satışını kim yapacak?
Üretim bölgelerinden tüketim bölgelerine ürünün pazarlanmasını kim sağlayacak? Bunun yerine ne konulacak? Bütün bunların detaylı olarak ele alınması ve çözüm sunulması gerekiyor. Maliyet artışı önlenmeden fiyat düşmez Sebze ve meyve üretiminde asıl sorun komisyoncular, ürünlerin soğuk zincirde taşınmaması, fire ve kayıp oranları değil.Bunlar da önemli sorunlardır. Fakat asıl sorun yüksek üretim maliyetidir. Bu maliyet sadece dışa bağımlı olduğumuz girdi fiyatlarından kaynaklanmıyor. Üretimin yapıldığı arazi maliyetinden başlıyor. Üretimin önemli bölümü kiralanan arazilerde yapılıyor. Üretim yapan çiftçi tarla kiralıyor. Kira bedelleri çok yüksek. Bu, üretim maliyetini artırıyor. Tarla sahibi vergi ödemeden yüksek kira geliri elde ederken, devletin verdiği destekleri de alıyor. Tarlada üretim yapan çiftçi ise hem tarla kirası ödüyor hem de hiç bir destekten yararlanamıyor. Bu da ürün fiyatını artıran önemli faktörlerden birisi. Hal Yasası'ndaki değişikliklerden önce işin kaynağındaki üretim sorununu, çiftçinin sorununa çözüm bulmak gerekiyor.
Yaş meyve ve sebze fiyatlarını artıran faktörlerden birisi de marketlere verilen imtiyazlar ve fiyat belirleme yetkisi. Market zincirleri üreticiden doğrudan ürün alabiliyor. Ürün alırken yüzde 25'i fire olacak diye düşük fiyat veriyor. Satarken de fire oranı yüksek diye, yüksek fiyatla satıyor. Bu da fiyat artışında önemli bir faktör. Hal Yasası'nın değiştirilmesi ile marketlere verilen bu imtiyazlar daha da genişletilirse fiyatları düşürmek hayal olur.